Barzani: Terörist Bir Saldırı

Paris’teki katliamı, Federe Kürdistan Başkanı Mesud Barzani başta olmak üzere, YNK,barrrr Goran Hareketi ile Güneyli birçok siyasi parti kınadı.Federe Kürdistan Başkanlığı ve Parlamentosu adına yapılan açıklamada, katliam, terörist bir saldırı olarak tanımlanarak, 3 Kürt kadın siyasetçinin ailelerine ve yoldaşlarına başsağlığı dilendi. Fransız hükümetinden faillerin bulunması ve katliamın aydınlatılması istenen açıklamada, katliamın Türkiye’de Kürt sorunun çözümüne yönelik barışçıl girişim önünde engel olmaması istendi.

YNK: Aydınlatılmalı

YNK Polit büro üyesi Dr. Berham Salih de yayınladığı mesajla katliamı kınadı. Dr. Berham Salih mesajında, büyük üzüntü duyduklarını belirterek, Fransız hükümetinden olayı aydınlatmasını beklediklerini söyledi.

Güney Kürdistan’daki Kürt partileri Goran Hareketi, Yekgurtî Îslamî, Zindaniyên Siyasî, Mektebî Hîzbî Rizgariya Kurdistan, Partiya Serbixwe ya Kurdistan, Partiya Azadî û Demokrasiyê ya Kurdistan da yayınladıkları mesajlarda katliamı kınadılar.

Asuriler: Halkların kardeşliğine karşı

Katliamı kınayan Federal Almanya ve Orta Avrupa Asuri Federasyonu Eşbaşkan Şabo Akgül ise “Olay hem ülkedeki ve hem de Avrupa’daki Asuri-Süryani halkımızı derinden üzmüştür” dedi. Başta Kürt ulusal hareketi olmak üzere Anadolu ve Mezopotamya halklarına başsağlığı dileyen Akgül, “3 şehit kadın yoldaşımızın dost-akraba ve sevenlerine sabırlar diliyoruz” temennisinde bulundu. Saldırının halkların kardeşliğine yapıldığını söyledi.

Swoboda: Katiller yargılanmalı

Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup lideri Hannes Swoboda yayınladığı bir açıklama ile cinayeti kınayarak, Fransız polisinden katilleri adalet önüne çıkarmasını talep etti. Swoboda açıklamasında Kürt sorununun şiddetle değil, sadece diyalogla çözülebileceğini ifade etti.

MDDP: Katliamı lanetliyoruz

Mezopotamya Demokratik Değişim Partisi de yaptığı açıklamada katliamı lanetledi. Açıklamada  “Asuri/Süryani/Keldani halkı adına; üç değerli Kürt siyasetçi kadına yapılan alçakça katliamı nefretle lanetliyoruz! Bu katliamı gerçekleştiren güçler; Sayın Öcalan’ın geliştirdiği demokratik paradigmanın perspektifine karşı olan korkularını böylesi insanlık dışı katliamlarla ifade etmeye çalışmaktalar” ifadeleri yer aldı.

Berberilerden mesaj

Katliama bir tepki de Berberi halkından geldi. Marsilya’da faaliyet gösteren ZARİ, Amaziğ Dilini Yeniden Yaşatma Enstitüsü, AKF13 ve AKM dernekleri yas ilan ettiklerini açıkladı. ZARİ Derneği Başkanı Xaled Buyala, “Katliamı kendimize yapılmış algılıyoruz” diyerek, “Eski hükümet yetkililerinin, olayı iç infaz gibi gösterme çabasını katillerin Kürtleri ikinci kez vurma çabası olarak algılıyoruz” dedi.

IWA: Cinayetler derhal aydınlatmalı

Uluslararası Kadın İttifakı (IWA), Paris’teki saldırıyı kınayarak, Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in uzun yıllardır barış, özgürlük, demokrasi için cesurca mücadele verdiğine dikkat çekti. Açıklamada Fransa hükümetinden hızlı şekilde adaleti yerine getirmesi istendi.

ÖDAH: Saldırı görüşmelere karşı

Özgür Demokratik Alevi Hareketi (ÖDAH) de Paris’te 3 Kürt kadın siyasetçinin katledilmesini kınayarak, olayı “İç infaz” olarak göstermeye çalışan hükümete yakın çevrelere tepki gösterdi. Saldırının barış görüşmelerine karşı gerçekleştiğini belirten ÖDAH’ın yazılı açıklamasında “Kürt halkının siyasal mücadelesine karşı oyunlar yürüten uluslararası güçler, katliam için ‘bu bir iç hesaplaşmadır’ diyenler katilin ta kendisidir” denildi.

Sol Parti’den AB’ye çağrı

Alman Federal Meclisi’nin Sol Partili parlamenter Heidrun Dittrich da açıklamasında, Paris’te Kürt kadın siyasetçilerin katledilmesini Almanya’da göçmenlere yönelik gerçekleşen Nazi cinayetlere benzeterek, AB’ye çağrıda bulundu. AB’nin Kürt örgütlerini ‘terörist örgütler’ listesinden çıkartmasını isteyen Dittrich, “Bu olay faşizme karşı mücadelenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi” dedi.

Kaynak: yeniozgurpolitika.org 14 Ocak 2013

Paris’teki En Büyük Kürt Yürüyüşü

Üç Kürt kadın siyasetçinin katledildiği toplu infazın ardından Paris, bugüne kadarkiparis en büyük Kürt gösterisine tanıklık etti. Onbinlerce kişinin katıldığı eylem aynı zamanda, Kürtlerle dayanışmanın da en güçlü örneklerinden biri oldu.

9 Ocak günü PKK kurucularından Sakine Cansız, KNK Paris temsilcilerinden Fidan Doğan ile gençlik hareketi üyesi Leyla Şaylemez’in Kürdistan Enformasyon Merkezi’nde katledilmesi ardından Cumartesi günü Paris’te dev bir gösteri gerçekleşti.

Gare de l’Est meydanında başlayan ve Colonel Fabien’e kadar süren yürüyüşe Almanya, Hollanda, İsviçre, Belçika ve Avrupa’nın birçok ülkesinden katılımlar oldu. Yürüyüş özellikle duygu boyutunda Kürtler arası birliğe işaret ederken, aynı zamanda ezilen halkların dayanışması ve kadınlar arası dayanışmanın da fotoğrafını sundu.

Türkiyeli sol örgüt ve dernekler yoğun bir katılım gösterdi ve mesajlarını sundu. Katliam geniş bir şekilde kınanırken, Paris Tamillerden Filipinlere ve Kolombiya’ya kadar ezilen halk ve sınıfların dayanışmasına tanıklık etti.

Onbinlerce kişinin katıldığı yürüyüş, bugüne kadar Paris’te yapılan en yüksek katılımlı yürüyüş oldu. Yine, Fransa’da Kürtlerle dayanışmanın da en güçlü dile getirildiği bir platform oldu.

Eyleme 50 dolayında kadın örgütü katılarak destek verirken, ayrıca aralarında Irkçılığa Karşı Halkların Dostluğu Hareketi (MRAP) ve İnsan Hakları Ligi’nin de yer aldığı çok sayıda sivil toplum örgütü de katıldı.

Fransız Komünist Partisi eyleme tam kadro katıldı ve güçlü mesajlar verdi. Fransa Komünist Parti (PCF) uluslararası ilişkiler sorumlusu Jacques Fath, partisi adına yaptığı coşkulu konuşmasında “Yenilen bir halk olmaz” diyerek “Öcalan’a özgürlük” sloganını defalarca attı. Fath, “Sizin mücadeleniz bizim mücadelemizdir” diyerek nokta koydu.

Yeşillerden Montreuil Belediye Başkanı, Avrupa Parlamenteri Marie-Christine Vergiat, Kürdistan-Korsika Derneği yöneticisi Dominique Torre, Sosyalist Parti’den Creil Belediyesi gençlikten sorumlu başkan vekili Meral Jajan, senatör Michel Billout, Barış Hareketi temsilcisi ve daha bir çok isim yürüyüşte hazır bulundu.

Başta MLKP ve MKP olmak üzere Türkiyeli sol organizasyonlar Kürtlerin acısını paylaştı ve “halklar arası dayanışma” mesajı verdi. MKP temsilcisi sahnedeki konuşmasında “Biz MKP olarak değerli dostlarımızın acısını yüreğimizde taşıyoruz” dedi.

Ayrıca Türkiye İhtilalci Komünister Birliği (TİKB)’nin senpatizanları da Avrupa’nın dört bir yanından gelerek yürüyüşe katıldı. Yürüyeş Alevi örgütlerinden büyük destek gördü. Yürüyüşe katılan Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Genel Başkanı Turgut Öker de bir konuşma yaptı.

Yürüyüş Mezopotamya halklarının en güçlü bir şekilde ifade edildiği eylemlerden biri olarak da dikkat çekiyor. Asuri-Keldaniler, Paris’in başta Villiers-le-Bel banliyösünde olmak üzere kepenklerini kapatarak eylemle katıldı. Fransa Ermeni Enstitüsü’nden Antoine Badiane, Kürtlerin Ermeni soykırımını kabul ilk kabul edenler arasında olduğuna dikkat çekerken, BDP’li belediyelerin Mezopotamya’nın diğer halkları için gösterdiği hoşgörü ve faaliyetlerine işaret etti. Badian, Türkiye’nin “şeytanlaştırmaya çalıştığı” Kürtlerin “işte böyle bir halk” olduğunu ifade ederek, kimsenin haklarını almasına engel olamayacağını söyledi.

Paris’te infazın faillerinin bir an önce bulunması ve hesap sorulmasının istendiği eylem Kürt siyasi camiası açısından da en geniş katılımlı eylemlerden biri oldu. BDP Eş Genel Başkanları Gültan Kışanak ve Selahattin Demirtaş, DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, milletvekili ve Sakharov ödüllü Leyla Zana, Kongra Gel Başkanı Remzi Kartal, KCK Yürütme Konseyi üyesi Zübeyir Aydar, KNK Başkanı Tahir Kemalizade, Ezidi ve Alevi örgütleri yöneticileri, İslami hareket, Kürdistan Komünist Partisi göze çarpan katılımcılar arasındaydı.

Aysel Tuğluk yaptığı konuşmada “Bu arkadaşlarımız özgürlüğe yürüyüşün özgür kadın olmanın halkının mücadelesini yürütme inadıydı, isyandı, direnişti, mücadeleydi bu arkadaşlarımız” dedi ve şöyle devam etti: “Sakine cansız dersimin onurlu bir kızıydı yürekli bir kızıydı. O caniler o katiller bilsinler ki onları öldüremediler. Onlar yüreklerimize gömüldüler. Onlar mücadele bayrağını milyonlar taşıyacak. Kürt kadınları onların bayrağını özgürlüğe taşıyacak. Sevinmesinler, Kürt kadınları özgürlüğe ulaşıncaya kadar taşıyacak bizler taşıyacağız.

Buradan Fransa devletine bir an önce katilleri açığa çıkartmak durumundasınız. Aksi takdirde zan altında kalırsınız. Mücadelemizle direnişimizle bu katillerden arkasındaki güçlerden mutlaka hesap sorulacaktır. Onlara layık olmanın bir tek yolu var direnmek direnmek direnmek! Tüm Kürdistan halkını bu şehitlerimiz şahsında mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz direnişi büyütmeye çağırıyorum.” Aysel Tuğluk’un “Jin Jiyan Azadi” sloganına kitle hep bir ağızdan eşlik etti.

Leyla Zana konuşmasında her Kürdün kendi ruhunda, bilincinde birliği sağladığına işaret ederken, hayatını kaybeden Kürt kadınları için “Siz her zaman zihnimizde, mücadelemizde yaşayacaksınız” diye belirtti. Zana “Kürtler 21. Yüzyılda özgür olacak (…) Özgürlük halkların olacak, özgürlük Kürt halkının olacak” ifadesini kullanırken, Kürtlerin maruz kaldığı bu katliamlardan dolayı Avrupa Birliği’nin sorumluluğunu hatırlaması gerektiğini vurguladı.

Kadın hareketinden Sakine Karakoçan, “Bizden korktukları için bu katliamları yapıyorlar” şeklinde konuştu. Bu katliamlarla Kürtlerin teslim alınamayacağının altını çizen Karakoçan, “Biz Kürt kadınları olarak bu cinayetin, bu katliamın aydınlatılmasını istiyoruz” mesajını verdi.

Remzi Kartal, sözlerine “Başkan Apo’nun, Kürt halkının, gerillanın başı sağolsun” diyerek başladı. İnfazları “karanlık bir katliam” olarak tanımlayan Kartal, Kürtlere karşı bugüne kadar yapılan senaryo ve komploların boşa çıkarıldığını, bunun da tutmayacağını söyledi. Kartal özellikle şu vurguyu yaptı: “Bu katliam kim terörist kim mazlum gösteriyor.”

Fransa hükümeti ve AB’ye seslenen Kartal, Kürtlere yönelik siyasetlerinin değiştirilmesini ve PKK’nin terörist örgütler listesinden çıkarılmasını istedi. Kartal, “Bu olay Kürtlerin terör kurbanı olduğunu açıkça gösteriyor” diye belirtti.

Miting alanında kurulan sahnede Sakine Cansız’ın kardeşi Metin Cansız, Fidan Doğan’ın babası Hasan Doğan ve Leyla Şaylemez’in kızkardeşi de birer konuşma yaptı. Fidan’ın babası Fransa’daki sosyalist iktidara seslenerek, “Hani barış ülkesiydiniz, hani sosyalistler iktidardaydı. Sosyalistlerin iktidarında üç insanı kurşuna dizdiler, sizlere yazıklar olsun” dedi.

Şaylemez’in kızkardeşi ise “Sizlere inat Kürdistan’ı kuracağız” diyerek Kürtlere zulüm yapanlara seslendi.

Kaynak: gelawej.net 13 Ocak 2013

PKK’den Suikastle İlgili Açıklama

PKK Yürütme Komitesi; ‘Süreci baltalamaya dönük suikasttır’PKK’den Parispkk suikastıyla ilgili açıklama: “Katliamın, Apo’nun başlattığı yeni çözüm sürecini baltalamaya dönük olduğu aşikârdır.”

Paris’te üç Kürt kadın siyasetçinin öldürülmesi konusunda PKK bir açıklama yapıldı. Fırat Haber Ajansı’nın (ANF) internet sitesinde yayınlanan açıklamada, “Bu katliamın, Apo’nun başlattığı yeni çözüm sürecini baltalamaya dönük olduğu aşikârdır. Böylesi önemli bir süreçte yapılan bu katliamda başta Sakine yoldaşımız olmak üzere Fidan ve Leyla yoldaşlar bilinçli olarak seçilmişlerdir” denildi.

PKK kurucularından Sakine Cansız, Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Paris Temsilcisi Fidan Doğan ve Leyla Söylemez’in 9 Ocak’ta Paris’teki Kürdistan Enformasyon Merkesi’ne gelen kişi veya kişilerce öldürülmesi konusunda PKK Yürütme Komitesi tarafından yapılan açıklama şöyle:

“Partimiz PKK’nin en seçkin militanlarından ve partimizin kurucu üyesi Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez yoldaşlarımızın 9 Ocak 2013’ de Fransa’nın başkenti Paris’te Kürdistan Enformasyon Merkezi’nde hunharca katledilmelerini nefretle kınıyoruz.

“Uluslararası güçlerin ve Türk gladyosunun ortaklaşa ve profesyonel bir tarzda planlayıp gerçekleştirdikleri bu katliamın, Apo’nun başlattığı yeni çözüm sürecini baltalamaya dönük olduğu aşikârdır. Böylesi önemli bir süreçte yapılan bu katliamda başta Sakine yoldaşımız olmak üzere Fidan ve Leyla yoldaşlar bilinçli olarak seçilmişlerdir.

“Bu insanlık dışı katliamla AKP yetkileri, sözcüleri ve yandaş medyasının ortaya attığı iftira ve karalama söylemlerinin bu katliamın karanlık faillerini gizleme ve hedef şaşırtmaya dönük beyhude çabalar olduğu açıktır.

“Bu katliam tüm boyutlarıyla ortaya çıkartılıp failleri bulunup yargılanıncaya kadar, Fransa devleti ve hükümeti sorumluluk altındadır. Paris’in merkezinde ve en işlek caddesinde gün ortasında böylesi vahşi bir saldırının uluslararası istihbarat güçlerin ve devletlerin desteği olmadan gerçekleştirilmiş olması mümkün değildir. Bu katliam, uluslararası komplocu güçlerin başta Abdullah Öcalan olmak üzere, Kürdistan halkına ve kurumlarına dönük gerçekleşen tutuklamaların ve hareketimizi kriminalize eden uygulamaların son bir halkası olmaktadır.

“Şu iyi bilinmelidir ki, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da bu katliamı gerçekleştiren güçler hiçbir biçimde kirli amaçlarına ulaşamayacaklarıdır.”

Kaynak: newededersim.com 13 Ocak 2013

Tuğluk: Kesinlikle Pkk İçi İnfaz Değil

Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk, Paris’e hareketinden önce 3 PKK’lininaysel-tugluk öldürülmesiyle ilgili açıklamalar yaptı.

Tuğluk, ”3 kadın Kürt siyasetçinin Paris’in ortasında, çok işlek bir yerde suikasta kurban gitmesinin gerçekten son derece üzüntü verici ve manidar bir olay” olduğunu ifade ederek, ”Bunun, Kürt meselesiyle ilgili olduğu kesin, her 3′ü de Kürt siyasetinde önemli konumda olan insanlar” ifadesini kullandı.

Olayın açığa çıkartılmasında Fransa hükümetine çok büyük görev düştüğünü, soruşturma sonunda sadece katillerin değil, Kürt meselesinin çözümsüzlüğünden yana olanların da açığa çıkacağını dile getiren Tuğluk, aksi takdirde Fransa hükümetinin Kürtler nezdinde zan altında kalacağını kaydetti.

Türkiye’nin de olayla ilgili soruşturma başlatması gerektiğini ifade eden Tuğluk, şöyle konuştu:

”Bu provokasyonu Türkiye’deki derin güçler mi yaptı, uluslararası boyutları var mı? Çünkü Kürt meselesi çok bölgesel bir mesele, çok dengenin, çok gücün işin içinde olduğu bir mesele. Bazı güç odakları Türkiye’nin, hani Kürt meselesini çözmüş güçlü bir Türkiye’nin olmasını istemiyor da olabilirler. Bunlarla da bağlantılı bir cinayet olabilir. Dolayısıyla bu cinayetin açıklanması, katillerinin arkasındaki güçlerin kim olduğunun açığa çıkması Kürt sorununda çözüme katkı sunacaktır.

‘PEK ÇOK GÜÇ İŞİN İÇERİSİNE GİRECEK’

Her zaman Türkler ve Kürtler konuşmaya başladığımızda bu tür provokasyonlar devreye giriyor ve sürecin ilerlemesini engellemeye çalışıyor. Barışı konuşmaya başladığımız, çözüm umutlarının biraz arttığı böyle bir süreçte bu cinayetlerin işlenmesi ilginç. Bütün bunlara rağmen barış ve çözüm arayışımızı daha güçlü yürütmeliyiz, bu provokasyonlara gelinmemeli. Bu tür süreçlerde her zaman bu tür olaylar yaşanabilir. Daha kararlı, iradeli, çözüm endeksli bir süreci ilerletmek gerekiyor. Bu sorunu çözmedikçe, inanın pek çok güç bu işin içerisine girecek. Biz çözmek istesek bile Türkler ve Kürtler barışmak isteseler bile bazı güçler bunu engelleme çalışacaklar, bunu her zaman ifade ediyorlar.”

‘PKK BÖYLE BİR CİNAYETİ İŞLEYECEK ÖRGÜT DEĞİL’

Bir gazetecinin ”Kapının zorlanmadığı, katilin tanıdık olabileceği yönünde açıklamalar var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz ” sorusuna, ”Bu iddialar gerçekten çok yanlış, şimdi bunun PKK içi infaz olabileceğine dair şeyler kesinlikle doğru değil. PKK, böyle bir cinayeti işleyebilecek bir örgüt de değil diye düşünüyorum, zaten bunu reddettiler. Bütün bunları ortadan kaldırmanın yolu, bu cinayetin açığa çıkartılmasıdır. Cinayet aydınlatıldığında her şey açığa çıkacak. Bunu PKK’nin yapmadığına kesin inanıyoruz. Kendileri de bunun bu süreçte işlenmesinin manidar olduğunu ifade etti. Kişisel görüşlerim, Türkiye’deki derin güçlerin hala var olduğunu düşünüyorum. Barış sürecini sabote etmek üzere yapılmış bir eylem gibi gözüküyor” diye konuştu.

‘KİTLESEL ANMA YAPILACAK’

Milletvekili Tuğluk, cenaze törenlerine ilişkin soru üzerine, ”Yarın Paris’te kitlesel bir anma yapılacak, daha sonra karar verilecek, Türkiye’ye mi gelecek, orada mı defnedileceği konusu henüz net değil” dedi.

Kaynak: yuksekovahaber.com 11 Ocak 2013

Aydar, ‘Çözüm Sürecine Yönelik Bir Sabotaj’

KCK yöneticisi Aydar, Paris’teki suikast konusunda hükümete, “Diyalogdazubeyir_aydar samimilerse, bu konuyu ciddiye almaları, olayın üzerine ciddiyetle gitmeleri lâzım” diye seslendi.

Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) Yürütme Kurulu üyesi Zübeyir Aydar, Paris’te üç Kürt kadın siyasetçinin bir suikast sonucu öldürülmesini “çözüm sürecine yönelik bir sabotaj” olarak nitelendirdi.

BBC Türkçe’ye konuşan Aydar, “Avrupa’da 1985′den bu yana ilk defa Kürt siyasetçilerine böyle bir saldırı düzenlenmiştir” dedi ve saldırının son derece planlı olduğunu vurguladı.

Aydar, Kürdistan İşçi Partisi (PKK) kurucularından Sakine Cansız’ın saldırıya uğrayan üç kadın arasında olması konusunda, “Yaşı 60′a yaklaşmış ve 35-40 yıldır mücadele içinde bir isim olan Sakine Cansız’ın hedef seçilmiş olması tesadüf olarak görülmemeli” ifadesini kullandı.

Aydar, hükümete hitaben, “Eğer diyalogda samimilerse, bu konuyu ciddiye almaları, olayın üzerine ciddiyetle gitmeleri lâzım; ona göre de tedbir almaları lâzım” dedi.

“Katiller bulunması herkesin görevidir” diyen Aydar bu olayın sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirtti ve “Katilleri bulup çıkaracağız” dedi.

Kaynak: yuksekovahaber.com 11 Ocak 2013

Almanya’daki Fransız Temsilciliklerine Siyah Çelenk

Paris’te PKK kurucularından Sakine Cansız, KNK Paris Temsilcisi Fidan Doğan vekürtler. Leyla Söylemez’in katledilmesine tepkileri sürüyor.

Almanya’da yaşayan Kürdistan’lılar bugün saat 11′de eşzamanlı bir eylem ile Almanya’da Berlin’de bulunan Fransız Büyükelçiliğin yanı sıra Münich, Stuttgart, Saarbrücken, Frankfurt, Düsseldorf, Bremen, Hamburg Konsolosluklarına siyah çelenk bırakacaklar.

Siyah çelenklerin yanı sıra, her konsolosa, Almanya Kürt Dernekleri Federasyonu (YEK-KOM), Kürtlerin Kamuoyu Çalışmaları Merkezi (CIVAKA AZAD), Kadın Barış Bürosu (CENİ), Kürt Akademisyenler Ağı (KURD-AKAD), Kürdistan Öğrenciler Birliği (YXK) ve Kürdistan Enformasyon Merkezi’nin (ISKU) ortaklaşa yazdıkları “Kürt siyasetçilere yönelik katliamı açığa çıkarmaya çağırıyoruz” başlıklı Fransa’nın Berlin Büyükelçisi Maurice Gourdault-Montagne’ yönelik yazılan açık mektubu sunacaklar.

Fransa’nın Berlin Büyükelçisi Maurice Gourdault-Montagne’ye yazılan açık mektupta Paris’te yaşanan katliam ve Fıransa’nın Kürt politikasınan yönelik sorulara cevap istenecek. Mektup gün içerisinde kamuoyuna açıklanacak.

Kaynak: ajansafirat.net 11 Ocak 2013

Paris’te Suikast: 3 Kürt Kadın Siyasetçi Katledildi

Fransa’nın başkenti Paris’te düzenlenen silahlı bir saldırıda aralarında PKK’ninfransa-suikast kurucularından Sakine Cansız ve KNK Paris temsilcisi Fidan Doğan ve Leyla Söylemez adlı genç kadın hayatını kaybetti.

Alınan bilgilere göre kimliği belirsiz kişi yada kişiler, Gare du Nord’da bulunan Kürdistan Enformasyon Bürosu’na girerek saldırıda bulundu.

İçerde bulunan Kürt siyasetçi Sakine Cansız, KNK Paris temsilcisi Fidan Doğan ile Leyla Söylemez adındaki genç kadın katledildi.

Saldırıda susturuculu silah kullanıldığı sanılıyor. Ancak henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Cansız ve Doğan’ın başlarından, Söylemez’in ise karnından vurulduğu bildirilirken, Fransız polis bina içerisinde incelemelerde bulunuyor. Cenazelerin halen bina içinde olduğu kaydedildi.

Saldırının saati tam olarak bilinmiyor. Olay yerindeki Özgür Politika gazetesi muhabiri Selma Akkaya, Fidan Doğan’dan saatlerce haber alınamaması üzerine, arkadaşlarının gece saat 01.00 sıralarında binaya geldiklerinde kapı önünde kan izleri görünce kapıyı kırıp içeri girdiklerini söyledi.

Fransa Kürt Dernekleri Fedederasyonu (FEYKA) Başkanı Mehmet Ülker de, “Bir iki arkadaş kapıda kan izleri görüyor. Kapıyı kırıp içeri girdiklerinde, üç kadının infaz edilmiş olduğunu görüyorlar” dedi.

Büronun birinci katta bulunduğu ve işlek bir caddede yer aldığına işaret eden Ülker, katliamın 9 Ocak akşamı saat 18.00 ya da 19.00 civarı işlenmiş olabileceğini söyledi. ÜLker, çok profesyonelce yapılmış bir cinayet olduğunu söyledi.

Kaynak: gelawej.net 10 Ocak 2013